Karadeniz Turu: Trabzon

Doğuya gittikçe yeşillik ve koca koca ormanlar daha çok sarmalıyordu bizi. Her arabaya binişimizde dışarıyı çıkıp uzun uzun yeşili yolu çekmek istiyorduk.

Yaylalar, şelaleler ve vadiler arasında seçim yapınca daha Karadeniz turunu mecburen kısaltıyoruz. Merkezdeki Gülbahar Hatun Camii’ni gördük ve Sümela’ya çıktık.

Sümela Manastırı müthiş bir yapı. Nasıl ve hangi motivasyonla yapılmış? Hayran olmamak mümkün değil. Kendinizi Taht Oyunlarının (Games of Thrones) setinde sanıyorsunuz.


Manastır; rivayete göre Bizans İmparatoru I.Theodosius zamanında (375-395) Atina’dan gelen Barnabas ve Sophranios isimli iki rahip tarafından kurulmuş.

Sümela Manastırı’nın şimdiki durumuyla varlığını 13'üncü yüzyıldan itibaren sürdürdüğü bilinmektedir. Meryem Ana adına kurulan manastırın "Sümela" adını "siyah" anlamına gelen "melas" sözcüğünden aldığı söylenmektedir. Bu ismin manastırın kurulduğu koyu renkli Karadağlar’ dan geldiği düşünülmekte ise de Sümela kelimesi buradaki Meryem tasvirinin siyah rengine bağlanabilmektedir.

Sümela’dan sonra Uzungöl’e çıktık. Ah o betonlaşma olmasa. Çok güzel bir yer emin olun. Hele yukarılarda çay içmek ve salıncağa binmek çok güzeldi. Unutmayın. Salıncak resmi harika bir hatıra olarak kalır. Yine de çok uzun vakit geçirmeye değer mi bilmiyorum.



Akşam yemeğini Bordo Mavide balık yedik. Balık yemekleri. Ne yalan söyleyim çok lezzetliydi. Az pahalıydı ama idare ettik.

Bi şey daha ekleyeyim. Kapitalizm nelere kadir. Başka yerlerde Türkçe dışındaki tabelalara karşı çıkılırken Karadeniz’de Arapça tabelalardan geçilmiyor. Ben olması taraftarayım ama bu yüce gönüllülüğü sağlayan sadece para olmamalı.

Tarabzon’da Nerede Kaldık?

Yeni bir otelde kaldık. Konum olarak merkeze oldukça yakın. Ama otelin olduğu yer pek iyi bir yer sayılmaz.

Buna rağmen GrandVaves otel kaldığımız en güzel ve en temiz oteldi. Pandemi sürecinde alınan tedbirler de tam yerindeydi. Yani etrafındaki yerleşime aldanıp gitmemezlik yapmayın. Personelin alakası insanı mahcup edecek derecede nazikçeydi. Müteşekkiriz.

Bir sonraki ile yani Rize’ye gitmeyi unutmayın. 😉

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Upuzun bir kitap ve film listesi

Pornografi Bağımlılığı ve Endüstrisi

Yeni Film: The Two Popes (İki Papa)